Köşe Yazıları

Ortak Yazılılar Kapıda: Kaygıyı Yönetmek, Çocuklarımızı Anlamak

Eylül ayını geride bırakırken eğitim gündeminde yine yoğun bir hareketlilik yaşanıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı ortak yazılı sınav tarihleri, hem velilerin hem öğrencilerin gündemine oturdu. Daha takvim duyurulur duyurulmaz bazı öğrencilerin gözlerinde kaygı, bazı velilerin zihninde ise belirsizliklerin getirdiği telaş okunabiliyor.

Peki, sınav kelimesi neden bu kadar kaygı yaratıyor?

Aslında çok basit bir sebebi var: Sınav sadece bir ölçme aracı değil, aynı zamanda öğrencinin kendisini, emeğini ve hayallerini sorguladığı bir süreçtir. Birçok çocuk için sınav, “değerimin ölçüldüğü yer” gibi algılanıyor. Bu noktada velilerin ve öğretmenlerin tutumu büyük önem taşıyor.

Sınav Kaygısı Doğaldır, Ama Yönetilebilir

Sınav kaygısı kötü bir şey değildir; aksine çocuğu motive edebilir. Ancak kaygı kontrol edilemez hale geldiğinde öğrencinin performansını düşürür. Bu noktada unutulmaması gereken gerçek şudur: Kaygı başarısızlığın değil, hazırlıksızlığın sonucudur.

Düzenli ders çalışan, konuları sindirerek ilerleyen ve zaman yönetimini öğrenen öğrenciler, sınavda doğal olarak daha az kaygı yaşar. Burada anne-babalara düşen görev, çocuğa baskı yapmak değil; çalışma disiplinini kazanması için ortam hazırlamak ve yanında olduklarını hissettirmektir.

“Senin Yanındayım” Demek Bazen En Büyük Destektir

Bir çocuğun sınav sürecinde en çok duymaya ihtiyaç duyduğu cümle şudur:
👉 “Sonuç ne olursa olsun senin yanındayım.”

Bu basit gibi görünen ama çok güçlü cümle, öğrencinin ruhunu besler. Çocuğun sınav başarısı değil, gösterdiği emek, sabır ve gayret övülmelidir. Çünkü çocuklarımızın değerini belirleyen şey sadece sınav kağıdındaki notlar değildir.

Öğretmenlere ve Velilere Çağrı

Unutmayalım: Sınavlar gelir geçer, ama çocuğun kendine duyduğu güven ve ailesinden aldığı destek ömür boyu kalır. Öğrencilerimizi yarış atı gibi görmeyelim; onların birey olduğunu, duyguları olduğunu ve her birinin farklı bir potansiyele sahip olduğunu hatırlayalım.

Geliniz bu dönemde sınavın değil, öğrencinin merkezde olduğu bir eğitim iklimi kuralım. Çocuklarımızı sadece akademik başarıya değil; özgüven, merak, üretkenlik ve sorumluluk duygusuna da hazırlayalım. Çünkü gerçek başarı, yalnızca sınavlarda değil, hayatın tüm alanlarında kendini gösterir.

✍️ Eğitim Koçu
Betül Mülayim

İlgili Makaleler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu