İzmirli televizyoncu Erhan Önel’e veda yazısı – Birlik Haber Ajansı
İZMİR–BHA
sonmuhur.com yazarı Tunç Erciyas, hayatını kaybeden gazeteci Erhan Önel’e bir veda yazısı kaleme aldı.
“Her ölüm erkendir ama bu çok erken oldu” yorumunda bulunan Önel, yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Daha yapılacak çok program, takip edilecek toplantılar vardı. Kahramanım, yıldızım, dostum, meslektaşım Erhan Önel sonsuzluğa yürüdü.
O ilk yıldızımdı. Kahramanımdı. Daha bu sektöre adım atmadan onun programları ile günü bitirirdim. İzmir’in en çok izlenen televizyonu Kanal 1’de harikalar yaratırdı. Sunduğu yarışma programları çoğu ulusal yapımdan daha kaliteliydi. Ünlülerle sohbet programları da hazırlardı. Mesleğe İstanbul’da başlasa daha çok tanınır. Türkiye’nin en ünlü sunucusu olurdu. Ancak o İzmir’i seviyordu. Ege insanına hayrandı.
ge TV’de işe başlayınca rakip kanalda olduğu için onu daha çok takip ettim. Bizim de bu tür programlar yapmamız gerektiğini savundum. Biz bölgede daha çok izlenen bir televizyonda. İzmir’de teknik sıkıntılarımız vardı. Sorunlar çözüldü. Kanal 1 maalesef kapandı. Birçok arkadaşımız Ege Tv’ye geldi.
Erhan Önel’in yıldızı Ege Tv’de daha çok parladı. Bilgi Toplumu Çocukları Yarışıyor ile öğrencilere sorular sordu. Sihirli Sofralar’da ustalarla mutfağa girdi. Şeylerden püf noktalarını öğrendi. Hayat Sevince Güzel dedi kadın programı sundu. Etinden sütünden yararlandık. Ama onu zirveye çıkarak Ege’nin İnce Uzun Yolları oldu. Kameramanı yanına alır atlar arabasına şehir şehir dolaşırdı. Ege Bölgesinde girmediği köy, basmadığı toprak kalmadı. Gözlemlerini masal tadında anlattı. Yaptığı espriler ile kahkahalara boğdu. Bazen de yaptığı gaflarla ilgi çekti. Ben her zaman bu gafları bilinçli olarak yaptığını düşündüm. Acaba bu bölüm neler yapacak diye televizyona kilitlendik. Tekrarları bile rekorlar kırdı. Patronda çok severdi programını grup şirketlerden birini sponsor yapmıştı. Başka markalar girmek istese bile izin vermedi.
Kağıt para ile dilek dileyip, dalgalar arasında paranın kaybolmasını izlediğimiz bölüm hep gözümün önüne gelir. Çocukla çocuk, adamla adam, kadınla kadın olabilirdi. Onları empati kurar sohbet ederdi.Tüm canlıları severdi. Kimseye zarar vermek istemezdi.
Siyasi programlarda sundu. Görüşünü içine saklar, tarafsızlığını bozmazdı. Hatta AK Parti’nin kampanyasının sunuculuğunu yapmış. Nihat Zeybekçi ve diğer adaylarla ilçe ilçe dolaşmıştı. Orada başkan adaylarından bile daha fazla ilgi çekmişti.
Protokol davetlerinin, açılışların değişmez sunucusu olmuştu. Kadınların daha fazla ilgi çektiği alanda, gülümseyen yüzü, esprileri sayesinde zirveye yerleşmiş. Pek çok erkek sunucuya yol açmıştı.
Onunla sohbet etmek keyifliydi. Alışkanlık yaratırdı. Ege TV’yi çok severdi. Kapandıktan sonra markayı Adem ağabeye devrettiğimizde de ona destek olmaya çalıştı. Merkez Denizli’ye kaydıkça itiraz etti. Izmir‘in merkez olması gerektiğini savundu. Projeler üretti. Deniz Olgun ile birlikte programlar yaptı. Pamdemi döneminde uzaktan bağlantılarla hazırladığı programlar ilgi çekti. Ege Tv’yi tekrar büyütmek içinde birlikte beyin fırtınaları yapmıştık.
Ama olmadı. Eski maya tutmadı. Adem ağabey markadan vazgeçti World Türk yaptı. Marka bir kez daha öksüz kaldı. Neyse ki biz Radyo Ege’yi yaşatıyorduk. O dönemde de yanıma uğrar nasıl destek olabileceğini sorardı.
Sosyal medyayı çok iyi kullandı. Bilgilendirici videolar hazırladı. Tekerlemeler öğretti. Deprem sonrası ıslık çalmanın önemini düşünerek ıslık çalmayı öğretti. On parmağıyla farklı yöntemleri gösterdi. Doğru rotalar çizmemizi sağladı. Hep öncü oldu. Meslektaşları için mücadele etti. Onu hiç sinirli görmedim. Hep yüzünde tebessüm olurdu. Türkçe’yi mesleği gereği iyi kullanırdı. Pandemi dönemimizi videolarıyla renklendirdi.
Farklı mecralarda mesleğine devam etti. Manisa Tv kapanıncaya kadar orada çalıştı. Dışarıdan seslendirmeler yaptı. Hatta bir gün banyoda traş olurken radyoda sesini duyduğunda çok şaşırdı. Radyonun sesini açtı. Evet kendi sesiydi. Yapay Zeka o zaman yoktu. Olsa benim sesimi yapay zeka ile kullanmışlar diyebilirdi. Ama bu neydi? Ajansını aradı hemen… Demo olarak gönderdiği ses ondan habersiz kullanılmıştı. Önemsemedi para onun için hep ikinci plandaydı bir şekilde kazanılırdı nasıl olsa… O mesleğine aşık, örnek bir kişiydi. Bir keresinde programına davet etmek için firmanın yetkilisini cep telefonu yerine santrali aradığında da yine kendi sesiyle karşılaşınca şok olmuş. Ajansı, haberi olmadan seslendirdiği sesi kullanmış bir kez daha… Bu 20 saniye süren olayı öyle bir anlatırdı ki gülmekten gözlerinizden yaş akardı. Staj gören çocuklara “Erhan ağabeyimiz gibi olun. Onu iyi gözlemleyin” derdik…
Ege Telgraf Tv’de Cihat Taysi ve Aylin Süphandağlı ile birlikte Geçmişin İzlerini arayarak eski başkanlarla buluşmaya başlamıştı. Erhan’ın Günlüğü devam ediyordu. Onunla basın toplantılarına katılmak, gezmek çok keyifliydi. En ciddi toplantılarda öyle bir soru sorardı ki ortam yumuşar yüzler gülümserdi. O daima gülümseyenlerdendi. Canı ne kadar sıkkın olsa da belli etmez bardağın dolu tarafından bakardı olaylara… En son 10 gün önce İhracatçılar Birliği yıl değerlendirme toplantısında beraberdik. Her zaman ki kibarlığıyla Murat’a “bir fotoğraf alabilir miyiz?” diye seslenmiş. Fotoğrafı çektirmişti. Cihat Taysi Ege Tv başına geçince o da bir kez daha hayranı olduğu logonun şemsiyesi altına girdi. Henüz bir hafta olmuştu ki!
Kendine yapılan haksızlıkları da hep içine attı. Sıkıntılarını, üzüntülerini paylaşmayı sevmezdi. Babasını sonsuzluğa uğurlamasının üzerinden henüz 9 ay geçmişti. Babası bir kez daha 9 ay bekleyip, oğluna kavuştu. Tüm tanıdıkları kalbinde yer etti. Kalbine ağır geldik. Dün sabah kalp krizi geçirdi. Ege Tv’ni şu an sahibi olan Eyüphan Gündoğdu’nun facebook mesajı ile karşılaştım.” Canım kardeşim Erhan Önel’i kaybettik basın camiasının başı sağ olsun” “Nasıl ya bu olamaz?” diye İlkay’ı aradım “doğru mu?” diyesordum o da Cihat ağabeyin yanında olduğunu söyledi Haber doğruydu. Ben Ege Tv’ye geçtiğini bilmiyordum. Hala Ege Telgraf onun yuvası sanıyordum. O yüzden Eyüphan ağabey yerine can arkadaşı İlkay’ı aradım. maalesef doğruydu. Cihat ağabey gözyaşları ile açtı telefonu konuşamıyordu. Daha tam bir ay önce Ercan Doğu üstadımız onun yanında vefat etmişti. Şimdi de Erhanımız… Bu bir şaka olmalı diye geçiriyor insan… Ölüm ona hiç yakışmadı. Kimseye kötülüğü olmayan, tertemiz bir kalbi vardı. Kirli dünyaya dayanamadı. Kalp krizi geçirmiş. Hemen hastaneye getirmişler ancak Bozyaka yapılan müdahalelere cevap vermiyor. Hayata gözlerini yumuyor.
O kadar seviliyordu ki kaybettiğimizi öğrenince, ertesi gün yapılacak Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçılar Birliği basın toplantısı ve Cuma günü Antakyalıların düzenlediği kahvaltı iptal ediliyor.
Tekrar buluşacağız Erhan’ım. Sen her zaman olduğu gibi öncü oldun bize… Allah rahmet eylesin. Ruhun şad, başımız sağ olsun.
Son görevimizi yapmak üzere İkindi vakti Şirinyer Yeniyol Camii’nde buluşacağız. Doğduğu, büyüdüğü ve çok sevdiği Şirinyer’den uğurlayacağız. Kaynaklar Sıralar Mezarlığına defnedilecek. Gülümseyen yüzü ile hiç aklımızdan çıkmayacak. Kimbilir belki bir yerden gülümseyerek izliyordur bizi O…”