Her Çocuk Bir Fidan: Eğitimin Yeni Teması ‘Yeşil Vatan

“Bir ağacı korumayı öğrenen çocuk, aslında hayatı sevmeyi öğrenir.”

Bu yılın eğitim öğretim yılı, güzel bir mottoyla başladı:
“Her çocuk bir fidan, ilk dersimiz Yeşil Vatan.”
Basit gibi görünen ama derin anlamlar taşıyan bu tema, aslında geleceğin eğitim anlayışına dair önemli bir mesaj veriyor:
Artık bilgi kadar doğa da öğretilmeli.

Bugün dünyanın dört bir yanında çocuklar çevre krizinin ortasında büyüyor.
Kuruyan nehirler, yanan ormanlar, plastiklerle boğuşan denizler…
Ve bütün bunlar olurken, bir nesil sadece çevre felaketlerini izlemekle yetiniyor.
Oysa çevre bilinci, bir ders konusu değil; bir yaşam biçimidir.
Bir çocuğa ağaç dikmeyi öğretmek, sadece doğayı korumak değil, sorumluluk duygusunu yeşertmektir.

Ben bir eğitim koçu olarak görüyorum ki, çocukların doğayla bağı güçlendiğinde davranışları da değişiyor.
Bir fideye su vermek, çöpleri ayrıştırmak, elektrik tasarrufu yapmak…
Bunlar küçük adımlar gibi görünse de karakter gelişiminin yapı taşlarıdır.
Çünkü doğaya saygı duyan bir çocuk, insana da saygı duyar.

Okullarda “Yeşil Vatan” temasıyla yapılan etkinlikler — ağaç dikimi, geri dönüşüm atölyeleri, çevre panoları — sadece sembolik olmamalı.
Bu etkinlikler, öğrencilerin günlük yaşamına entegre edilmeli.
Her öğrenci bir bitki yetiştirmeyi, bir atığı dönüştürmeyi, suyu israf etmemeyi alışkanlık haline getirmeli.
Ancak o zaman çevre sevgisi bir davranışa dönüşür.

Veliler olarak da bizlere büyük görev düşüyor.
Çocuklar doğayı sevmezler; bizim doğaya nasıl davrandığımızı taklit ederler.
Evde çöpleri ayırmazsak, markette gereksiz poşet kullanırsak, onların çevre bilincinden bahsetmemizin bir anlamı kalmaz.
Eğitim, okulda başlar ama evde tamamlanır.

Bugün çevre eğitimi, bir ideal değil, bir zorunluluktur.
Çünkü çocuklar artık geleceğin değil, bugünün sorumlularıdır.
Onlara sadece akademik bilgi değil, dünyayı koruma bilinci de kazandırmak zorundayız.
Belki bir ağacı kurtarmak, bir ormanı büyütmez; ama bir çocuğun içinde yeşeren sevgi, geleceği değiştirir.

Unutmayalım:
Toprak susuz kalırsa, umut da kurur.
Eğer her çocuğa bir fidan gibi bakarsak, ülkemizin yarınları orman olur.

Eğitim Koçu
Betül Mülayim