Dünyayı Bekleyen Tehdide Çare
Dünyayı bekleyen tehdide çare
Sivas’ta havadan bakıldığında baklava dilimlerini andıran tarlada, dünyayı açlık riskinden kurtaracak bilimsel çalışmalar yürütülüyor.
Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ) Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi, dünya genelinde büyük problem olan tahıl üretimini artırmak için soğuk ve hastalıklara dirençli tohum ıslahı çalışmaları yürütüyor. Tarımsal Ar-Ge merkezinde yapılan çalışmada 3 bin 500 çeşit tohum üzerinde çalışılıyor.
Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ), dünya genelinde büyük mesele olan ve çözüme kavuşmayı bekleyen tahıl problemine karşı bitki ıslahı projesi yürütüyor. 250 dekarlık tarımsal Ar-Ge merkezinde 3 bin 500 adet tahıl çeşidini gözlemliyor.
Her bir çeşidi farklı parsellerde yetiştiren akademisyenler, tahılların gelişim, hastalık ve dayanıklılık durumlarını kayıt altına alıyor. Yukarıdan bakıldığında baklava dilimini andıran tarlada, İç Anadolu Bölgesi’nin iklimine uygun çeşitler değerlendiriliyor.
Tarımsal Ar-Ge merkezi ile ilgili bilgiler veren Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Dekanı Tolga Karaköy, “250 dekarlık tarımsal Ar-Ge merkezimizde bitki ıslahı çalışmalarımızı yürütüyoruz. Islah çalışmalarımıza genel anlamda bakacak olursak; tahıllar. Tahıllar içerisinde buğday, arpa ve yulaf gibi önemli tahıl grupları üzerinde çalışmalarımızı yürütüyoruz. Burada gördüğümüz tarla denememiz her bir çeşit adaya ait parselleri gösteriyor. Bunların her biri birbirinden farklılık gösterir. Islah çalışmalarının bir süreklilik göstermesi gerekir. Her ne kadar idari görevlerimiz olsa da bu idari görevlerimizin yanında mutlaka bu çalışmalarımızı yapıyoruz. Özellikle yazın akşamüstü hava kararana kadar burada çalışmalarımızı yürütüyoruz” dedi.
3 bin 500 adet çeşit adayımız var
Arazide 3 bin 500 adet tahıl çeşidinin bulunduğunu ifade eden Karaköy, “Bu sene iklimsel olarak baktığımız zaman yağışlı periyot oldu. Bu yağışlı periyot neticesinde üreticiler sorun yaşadı. Pas hastalıkları oldu, bu hastalık neticesinde tarlaya giremediler. Bazı yerlerde verim ve kalite kayıpları söz konusu olabilecek. Genellikle mücadele yapıldı. Bizim gibi tarımsal Ar-Ge çalışmaları yapan araştırıcılar açısından bu son derece önemli bir fırsat. Çünkü doğal bir epidemi oluştu. Bu süre içerisinde çeşit adaylarımızın hastalıklara ne derece toleranslı ve dayanıklı olduklarını görme şansına sahip olduk. Bu arazide de 3 bin 500 adet yeni çeşit adayımız var. Bu çeşit adaylarımızı parseller halinde istatistiki yöntemlere bağlı olarak değerlendirmek için ekiyoruz, bunların tüm morfolojik, kalite ve verim değerlerini alarak bunları değerlendiririz. Bu sene de hastalık gözlemlerimizi yaptık. Özellikle sarı pas ve septoria hastalığı bölgemizde yaygındı. Çeşit adaylarımızın bu hastalığa dayanıklılık ve tolerans düzeylerini belirledik. Burada hem yöremizde yaygın olarak yetiştirilen bilinen çeşitler var. Bunun yanında bizim çeşit adaylarımız var. Hepsini birbiriyle kıyaslayarak bizim çeşit adaylarımızın zayıf yönlerinin geliştirilmesi adına yeni ıslah çalışmalarını programlıyoruz. Temmuz ayının sonuna doğru bölgemizde hasat yapıldığını düşünecek olursak bir tarla günü ile hem çiftçilerimize hem de paydaşlarımıza yeni çeşit adaylarımızı da tanıtmış olacağız” ifadelerine yer verdi.