Ekonomideki Artışlara Rağmen, Genç Kalmak ve Güzel Görünmek Adına Ne Kadar Masraf Yapıyoruz?

Gençliği yetiştiriniz. Onlara bilim ve kültürün olumlu fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına  onlarla kavuşacaksınız.

                                                                                                               Mustafa Kemal Atatürk 

  Geçmişten günümüze insanoğlu genç ve güzel kalmanın çarelerini aramaktadır. Günümüzde bu sektör milyar dolarlık bir ticaret hacmine ulaşmıştır. Tüketici kitlesini artırmak için sosyal medyada, televizyon programlarında o kadar çok reklam, videoya  yer veriliyor  ki bu durum merak ve istediği daha da artırıyor. Reklamlarda sürekli olarak, normal bireylerin yaşlanma korkusuna yönelik sanal ölümsüzlük ve hiç yaşlanmayan toplum algısı yaratılmaktadır.

Bu yüzyıllar önce de böyleydi.

Güneş tanrısı Ra’nın kızı Kleopatra, efsanevi güzelliği ile bilinir. İmparatorluğunun ve tanrıçalığının devamı için dış görünüşüne çok önem vermiştir. O dönemlerde güzellik iksirleri ve genç kalmak için girdiği gizli bir havuzdan bahsedilir. Kleopatra,  güzellik ve genç kalmak adına çok fazla araştırma yapmıştır. Günümüzde bile hâlâ güzellik uzmanları Kleopatra’nın güzellik sırları diye bilgiler vermektedir.

Son dönemlerde tüm hizmet sektörlerinde, belli fizik ölçülerinde genç ve güzel kadın erkeklerin yoğun olarak talep edilmesi gençlerin de bu sektöre yoğun ilgi göstermesine neden oluyor.

Artık bu güzellik anlayışı gelişen teknoloji ile ileri bir seviyeye ulaşmıştır.

Beğenilme ve güzel olma güdüsü son yıllarda estetik ameliyatın sayısını da oldukça arttırmıştır. Çevremize baktığımızda aynı burun, aynı kaş, dudaklar vs. benzer görünümde insanlar görüyoruz. Bu benzerlikler gelecek zamanda nasıl sonuçlanır bilinmez. Bu da düşündürücü gerçekten. Şöyle de bir sonuç var ki bu estetikler insanın ruhi durumunu düzeltiyorsa gerçekten bunu kabul etmekten başka bir çare de  görünmüyor.

İnsanın kendine özen göstermesi, temiz olması ve güzel giyinmesi gayet doğal ancak medikal anlamda yapılan dolgular, botoks vs. işlemlerden kaynaklanan olumsuz sonuçlar da maalesef ciddi anlamda çok olmaktadır. Bu mesleğin geniş kitlelerde herkesin kısa sürede öğrenip doktor uzmanlığı dışında her ortamda yapılmasına müsaade edilmesi de ayrı bir düşündürücü bir sorun bence.

Gelelim asıl şaşırtıcı noktaya.

  Son zamanlarda ekonomide artan fiyatlar, hayatın zorluluğu yine de bu isteklerin önüne geçememektedir. Güzellik adına yapılan medikal işlemlerin gerçekten yüksek fiyatta olması da bilinen bir gerçektir.

Galiba insanlar daha çok bayanlar diyelim mutlu olmak için gerçekten bu işlemlere ihtiyaç duyuyor. Her ne kadar ekonomi ve yaşam şartları gün geçtikçe hayat şartlarını zorlasa da bu sektörün ilerlemesine engel olmamaktadır.

Bu konuya uygun size eski bir haberi hatırlatmak isterim.

Televizyonda ya da herhangi bir sosyal iletişim platformunda bu haber ile karşılaşmışsınızdır. Bir bayanın kozmetik ürünlerini alırken büyük bir öfke patlamasını izlemiştik. İstediği ürünü alabilmek için öyle büyük bir kavga çıkıyor ki , kalabalığın ve beklemenin stresi ile maalesef ortam çok geriliyor. Ne zaman bahsettiğim o mâlum mağazanın önünden geçsem -hangi gün ve vakitte olursa olsun- maalesef muhteşem bir kalabalık manzarasıyla karşılaşıyorum. İlgi çok büyük. Sosyal medyada çığ gibi devam eden büyük bir reklam piyasası var.

O genç kalabalığını,  kütüphanelerde, kitapçılarda hatta sosyal medyadaki kitap platformlarında da yoğun bir şekilde görmeyi umut ediyorum.

Öyle ya da böyle hepimiz genç ve güzel görünmek istiyoruz. Ancak bunu sağlamak için daha doğal, daha sağlıklı ve daha güvenilir bir ortamda ve uzman ellerde yaptırmak umuduyla…

Aynada kendinize baktığınızda kendinizi nasıl güzel görmek istiyorsanız hep öyle kalın.