Erdoğan: Türkiye’de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedik, muvaffak olduk – Birlik Haber Ajansı
ANKARA-BHA
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8. Olağan Ankara Kongresinde AK Parti’nin yeni sürecine dair mesajlar veriyor. Erdoğan’ın mesajlarından öne çıkanlar şöyle:
Alt Başlıklar
“Türkiye düşmanlarının senaryolarında figüranlık yapmayı tercih edenler var”
Bizim ram olacağımız tek merci Türk milletidir. içinde yaşamaktan şeref duyacağımız tek devlet Türkiye‘mizdir, okuyacağımız tek marş İstiklal marşıdır. Gölgesinden güven bulacağımız tek bayrak ay yıldızlı bayrağımızdır. Altında huzurla yatacağımız tek yer kutsal vatan topraklarımızdır.
Dün rahattık, bugün sıkıntı çekeriz, yarın yeniden rahata kavuşuruz. İman, irade ve azim varsa Allah’ın izni ile imkan da hep vardır. Önemli olan istikameti kaybetmemek, yüreği karartmamaktır. Bu duaya amin demek yerine sırf kendi ihtirasları için Türkiye düşmanlarının senaryolarında figüranlık yapmayı tercih edenler de var. Kibrin esiri olanları aziz milletimin ferasetine havale ediyoruz.
“AK Parti bayrağını ilk açtığımız günden beri yükseltmeye devam ediyoruz”
Biz bu güzel sevda yolunda kararlılıkla yürüyeceğiz. Bu büyük kongreyi de uzun yolcuğun tazelenmesi, yeni kilometre taşı olarak görüyoruz. AK Parti kurulduğu günden bu yana 24 yıldır kendini geliştirmeyi başaran bir siyasi teşekküldür. Kongre sürecimizde il başkanlarımızın 4’te üçünün değiştiğini görüyoruz ilçe başkanlarımızın 3’te ikisinin değiştiğini görüyoruz.
Bayrağı devralanlardan daha verimli çalışmalar bekliyoruz. Esas sorumluluk ana kademe kadrolarımıza düşüyor. Kadın kollarımızdan daha fazla gayret göstermelerini bekliyorum. Ülkemizi önce 2053 sonra 2071 vizyonu ile buluşturacak olan gençlerden talebim gençliğin dinamizmini partimize taşımlarıdır. AK Parti bayrağını ilk açtığımız günden beri yükseltmeye devam ediyoruz. Yönümüz hep geleceğe dönük şekilde yürüyoruz.
Biz Anadolu’ya bin yıl önce, yeni değil yeniden geldik. Gerektiğinde alın terimiz ile gerektiğinde al kanımız ile bu yurdu vatan eyledik. Alparslan’dan Fatih’e, Menderes’ten Özal’a kadar hepsi millete hizmet etmiştir. Kökünden kopan toplumların rüzgarda savrulan yapraklar gibi nasıl savrulup gittiğini aklımızdan çıkarmayacağız. Mücadelesine devam edecek olan AK Parti’nin gerisindeki sırrı merak edenlerin bakacağı yer bu köklerdir. Dünyanın en büyük partileri sıralamasında ilk 5’te yer alan bir siyasi kuruluşuz.
İktidardaki 22 yılımızı şanla şerefle literatüre geçen başarıya imzamızı attık. Bu tarihi başarıya Çilingir sofralarında kadeh tokuşturarak, kaynağı belirsiz balya balya paralardan kuleler yaparak ulaşmadık. Türkiye’de artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedik ve bunda da muvaffak olduk.
“AK Parti pazarlık masalarında kurulmadı”
Biz sadece seçimleri değil, gönülleri de kazanarak 22 yıldır iktidardayız. Sözüne, ahdine sahip kadro olarak nereden geldiğimizi asla unutmayacağız. Bize dua eden ak yüzlü, ak saçlı, ak sakallı büyüklerimizi hiçbir zaman unutmayacağız. Milletin çizdiği rotadan çıkmayacak, millet ile aynı istikamette omuz omuza yürümeye devam edeceğiz.
Biz gökten zembil ile inmedik, pazarlık masalarında kurulmadık. Siyaset ve toplum mühendisliği ürünü olarak ortaya çıkmadık. Samimiyetten dürüstlükten taviz vermeden siyaset yaptık. Milletin umutlarını çoğaltmak için siyaset yapmadık. Kibirli siyaseti kapımıza yaklaştırmadık. Eksiklerimizi örtmek yerine bunları daha iyisi ile telafi edecek irade ile milletimizin karşısına çıktık.
Bugün de iç muhasebemizi özgüvenle yapıyoruz. AK Parti’ye düşmanlık edenler hep bu hareketin dağılmasını, zorluklar karşısında yılmamızı beklediler, vesayetçilere boyun eğmemizi, para babalarına teslim olmamızı beklediler. Bütün umutlarını AK kadroların yorulmasına bağlayanlar 14 Ağustos 2001’den beri bekliyorlar, daha çok bekleyecekler. Onları bekletmeye devam edeceğiz. Şeytanla nöbetleşe sürdürdükleri bu bekleyiş karşılığını bulamayacaktır.
Demokrasimizin tepesinde on yıllar boyunca hep kara bulutlar dolaştı. Milletin egemenliği ilkesi sadece lafta kaldı, seçimle gelen hükümetler kimi zaman darbe ile kimi zaman gazete manşetleri ile görevden uzaklaştırıldı. Ülkenin seçilmiş başbakanının bakanlarının idam edildiğini gördük. Fidan gibi delikanlıların idam edildiğini gördük. Ekonomik krizler ile milletimiz fakirleştirildi ve ülkemiz küresel rekabetin dışında tutuldu.
10 yılda bir darbe mekaniği ile milli irade çalınırken altın yıllarımızı kaybettik. Bizi üçüncü sınıf demokrasiye mahkum ettiler. Bu sömürü düzenine biz son verdik. Türkiye’ye politik ve ekonomik bağımsızlığı biz kazandırdık. Türk demokrasisinin çevresindeki kirli ve yoğun kuşatma çok partili hayata geçtiğimiz günden beri kırılmadı. Bunun nedeni iktidara gelmek için her yolu mübah gören çarpık anlayışı oldu.
“Ya terör ya siyaset”
Anti demokratik güçler ile iş birliği yapacak kadar gözlerini kararttılar. Belediye başkanlıkları, bakanlıklar pazar ürünü gibi alınıp satıldı. Daha 2 sene öncesinde ülkeyi beraber yönetmeye talip olanların gırtlak gırtlağa kavgaya tutuştuğuna şahit olduk. AK Parti’nin olduğu yerde çözümsüzlüğe de umutsuzluğa da halel getirecek girişime yer yoktur. Ülkemizin her meselesinin bu toksik muhalefetin panzehiri de AK Parti ve Cumhur İttifakı’dır.
Türkiye Yüzyılı’nı inşa ederken muhalefeti dönüştürme görevimizden de kaçınmayacağız. Bunu da siyasetin er meydanında yapacağız. Terörsüz Türkiye bir milli mutabakatın beklentisidir. Terörle siyaset ve demokrasi aynı anda bir arada bulunamaz. Bunun için ya terör ya demokrasi diyoruz.
Türk’e de Kürt’e de faydası olmayan literatür yığını ile boğuşmaya vaktimiz yok. Terör belası başta olmak üzere Türkiye’nin safralarından kurtulması gerekiyor. Terörün karanlık gölgesinin ülkemizin üzerinden çekileceği günler yakındır. Hep beraber kenetlenecek, evlatlarımızın kanı üzerinde yükselen terörü yıkıp atacağız.